Erincik ;İşçiyi Masada Bırakıp Pikniğe Gittiler

Ersin Erincik grev kartını açtı Sayan ve ekibine yüklendi.

Erincik ;İşçiyi Masada Bırakıp Pikniğe Gittiler

Disk Bölge, Genel İş Ağrı Şube Başkanı Ağrı Belediyesi ile sürdürülen toplu sözleşme görüşmelerinin akamete uğraması sonrası yarın yapılacak olan arabulucugörüşmelerinden önce basınla bir araya gelerek süreci özaetledi.

Erincik Ağrı Belediyesinin tavrında bir değişiklik olmaması durumunda genel grev kararı alabileceklerini söyledi.

Ersin Erincik basın toplantısında şu ifadelere yer verdi : Bu gün Ağrı Belediyesi bünyesinde Öz Ağrı firmasıyla 360 işçiyi kapsayan toplu iş sözleşme sürecini emek penceresinden sizinle paylaşmak istiyoruz.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bize yetki verdikten sonra ilk oturumdan 60 gün süre içerisinde toplu iş sözleşme pazarlıklarımıza başladık. 60 günlük müzakere sürecinde dördüncü oturumu yaptık. Dördüncü oturumda basının önünde 360 işçinin huzurunda anlaşma sağlandı arkadaşlar.

Anlaşma sağlandıktan sonra basın mensupları haber yapmak için bürolarına dönerken, üyelerimizde iş yerlerine döndükten sonra Belediye yönetimi ve sendika tarafları da Belediye Başkanı makamına geçerek, sözleşme taslaklarını imzalamaları için bir araya geldiler tekrar.

Makama geçtikten sonra malum başkan, toplu iş sözleşmelerinin imzalanamayacağını belirterek, gerekçe ise bir önceki belediye yönetiminin belediyeyi ekonomik olarak zora soktuğunu ve bunun yanında bu maddelerle yetkisini elinden aldığımızı belirtti.

Oysa basının önünde de anlaşma sağlandı. 60 günlük bir müzakere sürecimiz oldu. Madde madde hatta ve ,veya değil ibaresine takılarak, bütün maddeleri gözden geçirerek anlaşma sağlandı. Taslakları tekrar kendilerine verdik incelediler. Gözden kaçan maddeleri inceleyebilirsiniz dedik. Bir gün sonra Belediye Başkanı il dışına gitti ve Belediye yönetimi ile tekrar bir araya geldik. Belediye yönetimi ile anlaşma tekrar sağlandı.

AHMET TUNÇ SÖZLEŞME MASASINI BIRAKIP PİKNİĞE GİTTİ

Değerli arkadaşlarım biz sözleşme taslaklarını paraf atıp imza atıp kaşemizi vurduktan sonra Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Tunç mührün, Belediye Mührünün Savcı Bey’in evinde olduğunu söyledi. Siz bekleyin ben mührü almaya gidiyorum. Üç saat aradan sonra bize cevap vermediği gibi araştırdığımız da da Belediyenin bir gurup memur kesimi ile piknik yapmaya gitmişler. Böyle saygısızlık, böyle gayri ciddi yaklaşm bizi tedirgin etti. Buradaki amaç yetkimizi düşürüp, bir yıl daha bu işçi sınıfının haklarını vermemek ve Belediyedeki ekonomik sıkıntının işçilerin zamları ile çözmeye çalışıyorlar.

Değerli arkadaşlarım biz belediyenin gerçek sahipleriyiz. Belediyenin ekonomik durumunu en az onlar kadar bilenlerdeniz. Çünkü belediyenin çalışanlarıyız. Bir önceki Belediye yönetimi hakikaten imkânlar dâhilinde hem hizmet yapmıştır. Hem de sürekli işçilerin sözleşmesini yapmıştır. O sözleşme taslakları hala geçerlidir. Üç yıllık sözleşme yapmışız. Bu sözleşmenin idari maddeleri ile belediye başkanının yetkisini almıyoruz da neden asgari ücretle temizlikte, kanalda çalışan işçilerin idari maddeleri ile kendisinin idari yetkilerini elinden alacakmışız. Bir gerekçe de budur.

TÜM BELEDİYELER SAYAN’I ÖRNEK ALIRSA VAY HALİMİZE

Arkadaşlar bundan sonra yaşanan süreç toplu iş sözleşmemiz anlaşma sağlanmamıştır. Masadan kaçan taraf belediye yönetimi olmuştur. Günlerce üzerimizde siyaset yapıp Türkiye deki bütün belediye başkanlarına seslenişte bulunmuş kendisinin örnek alınmasını söylemiş. Bütün belediye başkanları Savcı Sayan’ı örnek alırlarsa vay bu işçi sınıfının haline diyorum. Değerli arkadaşlarım bizde huzurunuz da çağrıda bulunuyoruz. Gecikmemişiz hala zamanımız var. Sayın başkan ve yönetimini bu yanlıştan bir an evvel geri dönmesini istiyoruz. Çünkü hali hazırda dönemin bir önceki belediye yönetimi mevcut Valimiz Sayın Süleyman Elban Bey ile bir sözleşme yapmışız.Sayın Vali yerel yönetimlerde ihtisas yapmış bilgi ve birikimi fevkalade yüksek bir isim olarak bizimle Makul bir sözleşme çerçevesi oluşturmuştur.

O sözleşmeden de faydalanarak, idari maddeleri çözebiliriz. Yarın ara bulucunun huzurunda Erzurum Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin eski Dekanı Prof. Dr. Fahrettin Korkmaz arabulucu olarak tayin edilmiştir. Yarın Erzurum Çalışma İş il Müdürlüğünde taraflar saat dörtte bir araya gelerek, tekrar görüşmelere başlayacaklardır. Yarın emek dostu ya da emek karşıtı olduğunu orda göreceğiz. Bunlara ilişkin kısaca bunları söyleyebiliriz.

YARIN ANLAŞMA OLMAZSA NE OLUR?

Yarın anlaşma çıkmazsa prosedür gereği yasal grev oylaması yapılacaktır. Kapalı oy açık sayım yapılacaktır. Çoğunluk grev derse greve gidilecek. Çoğunluk hayır yüksek hakemlere sözleşmemiz gitsin derse de yüksek hakemlere gider. Onun için ben buradan sizin aracılığınızla bu mesajı da tüm arkadaşlarıma veriyorum. Yapılacak bir oylamada ben grevin çıkması taraftarıyım. Çünkü kullanacağımız tek silah yasal grev hakkımızdır. Oysa çok isteyerek bunları yapmıyoruz. Halen sayın başkan ve yönetimine çağrıda bulunuyoruz. Vaktimiz vardır. Türkiye’de ulusal ve yerel basında Ağrı grevlerin yaşandığı bir kent değildir. Belediye personelinin başkanına karşı grev yaptığı bir kent değilde hizmetle anılacak iyi bir toplu iş sözleşmesinde alın terinin esas alınacak makul rakamların verilmesi ile anılacak. Bizde size teşekkür edelim. Bizde sizi gündemleştirelim. Yarın göreceğiz arkadaşlar. Emek dostu mudurlar? Emek düşmanı mıdırlar?

SAVCI BEY BİZDEN ÖNCEKİ YÖNETİM BİZİ İFLAS ETTİRMİŞ DİYEREK KİMİ KAST ETMİŞTİR

Burada bir önceki yönetim hükümet tarafından kayyum olarak atanan dönemin Belediye Başkanı mevcut Valimiz Sayın Süleyman Elban. Oysa bir itirafta da bulunalım. 20 yıllık sendikacılık hayatımda en rahat ettiğimiz üye ve çalışanlarımız la birlikte en rahat ettiğimiz dönemi yaşadık. Sayın Süleyman Elban Bey döneminde. İmkanlar iyi kullanıldı. Hizmetler yapıldı. Emeğimize, hizmetlerimize saygı duyuldu. En iyi sözleşmeler yaptık. Şu anda bu sözleşmelerle de belediyenin hiçbir sıkıntıya girmediğini de söylüyoruz. Ama halk tarafından hor görülen, toplum tarafından hor görülen işlerdir. Ama bizim için onurlu işlerdir. Temizlikte, su ve kanalizasyon da çalışan işçilerin yani kısacası topluma hayat veren belediye işçilerin haklarına saygı göstermeyen bir yönetim bizden saygı beklemesin.

O TUTANAĞA BAĞLI KALMADILAR

Yani hakikaten o tutanak üzücü bir olaydı. Biz anlaşma sağlandığı zamanda yani öyle bir güvensizlik ortamı yaratıldı ki normalde hiçbir resmiyeti yok. Ama anlaşmamız doğruydu. O tutanağa bağlı kalmadılar. O tutanağı reaksiyonları hazırlayıp iki taslağı da Bakanlığa göndermemiz gerekiyordu. O tutanağı birde resmiyete dökecekti. O tutanağa da bağlı kalmadılar. Doğrudur. O tutanak doğruydu. Ama kendisine söyledim. Bunun resmi bir yönü yoktur. Ama ısrar etti. İmzaladık. Ona da bağlı kalmadılar. Yani ona da bağlı kalırlarsa o da kabulümüzdür. Ona da imza atacağız. Ama buradaki amaç 360 işçi ücreti değildi. Açıkçası kendisi ifade ediyor biz halen işçi alacağız. Bizimle alanda çalışanları işe alamadık. Vereceğimiz zam net basının önünde 300 lira birinci yıl için ikinci yıl içinde 400 tl. şimdi bunlara da bağlı kalmadı. Bunları tekrar bürüte çeviriyor. Bürüte çevirdiği zaman 300 tl 170 tl ye iniyor. 400 tl de 200 ile 250 tl ye iniyor. Bunu için net bürüt anlaşması o. Biz öyle anlaştık ki seyanen verilsin. Yani sendika aydatı da kesilmeyecek bu ücretlerden. Ama bir hafta sonra bürüte çevirdi. Yani tutanakta nettir. Ama bürüte çevirdi. Kendisini anlamakta da zorluk çekiyoruz. Yani topluma hayat veren şirket işçileri asgari ücretle çalışan işçiler 2400 tl alan işçiler nasıl geçinecekler. Bu enflasyona karşı ücretlerimiz zaten mum gibi eridi. Açlık sınırı belli. Yoksulluk sınırı belli. Örneğin 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 4700 tl dir. Açlık sınırı ortada asgari ücret ortada ama 2400 tl ile geçinmeye mahküm ediyorlar bizi. Biz buna sessiz kalmayacağız.

SAYAN CUMHURBAŞKANINI YIPRATIYOR

İSTİHBARAT KİMİN NE OLDUĞUNU BİLİR BİZ HİÇ ‘’ Yılanlar da gömlek değiştirir. Ama zehirleri asla bitmez’’ DEMEDİK

Hakikaten a partisi b partisi olsun hiç fark etmiyor.20 yıldır sendikacılık yapıyorum. Örnek aldığım hiçbir belediye başkanı yoktur. Ve takdir ettiğimiz vardır. Örneğin: Hamur belediye Başkanı Cezmi Ergül, tam bir emek dostu. Tam bir işçi babasıdır. Yine bunun yanın da yaptığımız sözleşmeler var. Diyadin belediyesi Betül Yaşar ve yardımcısı hakikaten tam bir işçi temsilcisi olarak davranıyorlar. Yani makul sözleşmelr yapmışız. Yine karayazı belediyesi ile sözleşme yaptık. Bir önceki Eleşkirt Belediyesi ile sözleşmeler yaptık. Yani makul sözleşmeler yaptık. Ama başkanın Akit teki bu röportajı hakikaten bizim canımızı acıtmıştır. Biz hiçbir siyasi partinin arka bahçesi değiliz. Hiçbir siyasi partinin de üyesi olmadık. Zaten her platformda da dile getiriyoruz. Söz konusu emek, alın teri olduğunda ne siyaset tanıyoruz. Ne de siyasetçi tanıyoruz. Bizim emeğimize kim saygı gösterirse biz ona saygı gösteriyoruz. Zaten Türkiye İşçi sınıfının tarihine baktığımız da da işçi sınıfının kazanımlarından hangi sendikanın emeği ve bedeli vardır diye baktığınız da herkes biliyor ki DİSK’in emeği vardır. Bedeli vardır. Yani belediye başkanına biat etmediğin zaman söylemlerine yanlışlarına karşı çıktığında ya terör oluyorsun. Ya karşıt oluyorsun. Yani bu söylemler istihbarat birimleri kimin yaptığını çok iyi biliyorlar. Ama şunu söyleyeyim. Ben DİSK’liyim. Türkiye İşçi Sınıfının bir üyesiyim. Bununla da onur duyuyorum. Ama biz siyasetçiler gibi bu gün CHP yarın AKP öbür gün HDP değiliz. Çalı kuşu gibi daldan dala atlayanlardan değiliz. Ayrıca bu ülkenin Cumhurbaşkanına da saygısızlık yapmadık. Ne onun yol arkadaşlarına ne de partililerine “Yılanlar da gömlek değiştirir. Ama zehirleri asla bitmez” diye bir saygısızlık da yapmadık. Bizim emeğimize kim saygı göstermişse biz de ona saygı gösteririz. Yani basının önünde yaptıklar hakikaten Sayın Cumhurbaşkanımızı da yıpratıyor. Ak Partiyi de yıpratıyor. Ak Partilileri de yıpratıyor.

AK PARTİ İÇ ÇATIŞMASINA İŞÇİLERİ KURBAN EDEMEZ

Biz arabulucu olarak sağa sola gitmedik. Ak Parti Milletvekiline gittik. Ak Parti İl Başkanına gittik. Ama kendisi de bunlardan her gün rahatsız olduğunu dile getiriyor. Yani kendi aralarındaki çatışmanın faturasını bizlere çalışanlara kesiyorlar. Yani her işçiye verilecek 300 tl ile bu belediye batacak mı? Kaynaklar doğru temelde kullanılır ise bir 360 işçi daha alabilirler. Evet burası Endüstri alanı değil. Ama yerel de kaynaklar doğru kullanıldığı zaman istihdam konusu da bura da çözülür.

Güncelleme Tarihi: 12 Eylül 2019, 19:39
YORUM EKLE
YORUMLAR
BEKÇİ
BEKÇİ - 5 yıl Önce

Bedeli vardır DOĞRU KURUM İÇİNDEDE AHMET TUNCA biat etmediğin zaman söylemlerine yanlışlarına karşı çıktığında SÜRER VALLAHİ SİZİ HAYVAN PAZARINA

Enes
Enes - 5 yıl Önce

Ağrı Akparti Milletvekili Ekrem ÇELEBİ Hastaneden 2 kişi işten çıkardı yerine kardeşi İKRAM ın oğlu Habip i ve başka bir akrabasını işe aldı Masa olmadan

evet
evet @Enes - 5 yıl Önce

Doğrusun kardeşim güzel değinmişsin Ağrı devlet hastanesinde çalışan ve yıllarını vermiş iki bilgi işlem personeli işten çıkarıldı ve yerlerine kendi akrabalarını aldı bunu bütün ağrı biliyor

SIRADAKİ HABER